· Olayın İçeriği
Başvurucu, 08.09.2018 tarihinde devraldığı konaklama şirketinin veri tabanına yetkisiz üçüncü bir kişinin eriştiği bilgisine 19.11.2018 tarihinde ulaşmıştır. Başvurucu bu durum üzerine, söz konusu ihlalden etkilenen ve geçerli elektronik posta adresi bulunan ilgililere elektronik posta göndererek ilgilileri bilgilendirmiştir.
Başvurucu, 03.12.2018 tarihinde Türk vatandaşlarını ilgilendiren güvenlik olayı hakkında Kurum’a veri ihlali bildiriminde bulunmuştur. İhlal bildiriminde veri ihlali nedeniyle 500 milyon müşteri verisinin kopyalandığını, veri tabanının tutulduğu şirketin ağına Temmuz 2014'ten beri yetkisiz erişim olduğunu, misafir veri tabanına yetkisiz erişimin tespit edildiğini, 500 milyon müşteriden yaklaşık 327 milyonunun kişisel verilerinin çalındığını ve ihlalden etkilenen veri kategorilerini bildirmiştir.
Kurum, KVKK kapsamında veri güvenliğini sağlamaya yönelik gerekli teknik ve idari tedbirler alınmadığından (m.12/1) 1.100.000 TL ve ihlalin en kısa süredebildirilmesi yükümlülüğüne uymadığından (m.12/5) 350.000 TL olmak üzere toplam 1.450.000 TL idari para cezası uygulanmasına karar vermiştir.
Kurum tarafından verilen kararın usule aykırı olarak tesis edildiğini, hukuken yeterli bir gerekçe içermediğini, zaman bakımından uygulanabilir olmadığını, tüm tedbirleri almasına ve kusuru olmamasına rağmen ceza verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, ölçülülük ve eşitlik ilkelerine aykırı olduğunu belirterek Sulh Ceza Hakimliği’ne itirazda bulunmuştur. Ancak, Sulh Ceza Hakimliği ilgili kararda itirazın gerekçelerini incelemeden ret kararı vermiştir. Bunun üzerine başvurucu, derece mahkemelerinin itirazı yeterli seviyede gerekçelendirmeden reddetmesi sebebiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunmuştur.
· Anayasa Mahkemesi’nin Hukuki Değerlendirmesi
Anayasa Mahkemesi, demokratik toplumun sürdürülmesi adına, verilen mahkeme kararlarının esasa ilişkin temel hususlarının gerekçelendirilerek karara bağlanması gerektiğini vurgulamaktadır. Somut olay kapsamında Anayasa Mahkemesi, idari para cezası uygulanması nedeniyle mülkiyet hakkı ihlal edilen başvurucunun şikayetinin usul güvenceleri kapsamında incelenmesi gerektiğine karar vermiştir.
Anayasa Mahkemesi’ne göre idari para cezaları, Anayasa’nın 35. maddesinde düzenlenen mülkten yoksun bırakma ve mülkiyet hakkına müdahale olarak değerlendirilmektedir. Anayasa’nın 13. maddesinde mülkiyet hakkının ancak kanunla sınırlandırılabileceği öngörülmüştür. İlgili maddede temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılması konusunda “kanunilik, meşru amaç ve ölçülülük” ilkelerinin gözetilmesi gerektiği düzenlenmektedir.
Anayasa Mahkemesi, kararında derece mahkemelerinin yapmış olduğu yargılamada “kanunilik” ve “meşru amaç” ilkeleri bakımından bir ihlal görmediğini belirtmiştir. Ancak, “ölçülülük” ilkesinin incelenmesi bakımından derece mahkemelerinin kararda konu ile ilgili yeterli gerekçeye yer vermediği görüşündedir. Başvurucunun iddialarının yargılama sürecinin bütününü etkileyen önemli ve karşılanması gereken iddialar olduğu ve bu itirazlar hakkında derece mahkemeleri tarafından hiçbir değerlendirme yapılmadığı kanaatine varılmıştır. Dolayısıyla, Anayasa Mahkemesi’nin kararı uyarınca, başvurucunun sunduğu esasa ilişkin temel iddia ve itirazlar özenle değerlendirilmeli ve gerekçelendirilerek başvurucuya sunulmalıdır.
Sonuç olarak, Anayasa Mahkemesi, başvurucunun mülkiyet hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabuledilebilir olduğuna kanaat getirmiş olup, Anayasa’nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiğini, ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılması üzere İstanbul Anadolu 1. Sulh Ceza Hakimliği’ne gönderilmesine karar vermiştir.
Karar metnine buradan ulaşabilirsiniz.
HUKUKİ UYARILAR VE BİLDİRİMLER
1. Mesleki Düzenlemeler
DL Avukatlık Bürosu’nun avukatları İstanbul Barosu üyesi olup Avukat unvanını taşımaktadırlar ve İstanbul Barosu ile Türkiye Barolar Birliği tarafından çıkarılan mesleki düzenlemelere bağlı faaliyet göstermektedirler.
2. Hukuki Uyarı
Bu internet sitesinde yayımlanan içerikler sadece bilgilendirme amaçlı olarak hazırlanmış olup herhangi bir şekilde hukuki görüş olarak kullanılmamalıdır. Bu site ve içerdiği bilgilerin avukat-müvekkil ilişkisi kurma amacı bulunmamaktadır. DL Avukatlık Bürosu ve avukatları doğru ve tam bilgi temin etmeyi amaçlamış olup, yayımlanan içerikler mevzuat değişikliği veya yeni tarihli yargı kararları nedeniyle güncelliğini yitirebilir ve yürürlükte olan yasal gelişmelerin son halini yansıtmayabilir. DL Avukatlık Bürosu bu internet sitesinde bulunan içerikleri dilediği zaman değiştirme ve gözden geçirme hakkını saklı tutar.
Bu internet sitesinde bulunan hiçbir içerik herhangi bir olaya özgülenebilecek hukuki danışmanlık yerine geçmez. Kullanıcı bu internet sitesine girerek, DL Avukatlık Bürosunu ve avukatlarını işbu internet sitesinde bulunan bilgilere dayanarak hareket etmesi sonucu meydana gelen herhangi bir zarar veya ziyandan sorumlu tutmayacağını kabul etmektedir.
Bu internet sitesinde yer alan tüm bilgiler, Türkiye Barolar Birliği’nin Meslek Kuralları ve ilgili mevzuatına bağlı kalınarak ve ilgili mevzuatla reklam yasağına ilişkin düzenlemelere uygun olarak hazırlanmıştır. İnternet sitesini ziyareteden tüm kullanıcılar, Kullanım Koşulları'nda yer alan düzenlemeleri kabul etmiş sayılırlar.
3. Fikri Mülkiyet Hakları
Bu internet sitesinde yayımlanan içerikler DL Avukatlık Bürosu’nun malik veya lisans sahibi olduğu telif hakkı ve/veya diğer fikri mülkiyet hakları uyarınca koruma altındadır. İşbu internet sitesinin içeriği DL Avukatlık Bürosu’nun yazılı izni olmaksızın kısmen ya da tamamen kopyalanamaz, dağıtılamaz, kullanılamaz ya da değiştirilemez. Bu onay DL Avukatlık Bürosu ile info@dlhukuk.com adresinden iletişime geçilerek talep edilebilir.
4. Bağlantılar (Links)
İnternet sitesinin herhangi bir bölümüne DL Avukatlık Bürosu’nun yazılı ön onayı olmaksızın elektronik bağlantı (electronic link) verilemez. DL Avukatlık Bürosu, DL Avukatlık Bürosu internet sitesine yapılan elektronik bağlantıların kaldırılmasını talep etme hakkını saklı tutar.
İnternet sitemizin bir bölümü üçüncü kişilerin internet sitelerine atıfta bulunabilir ve üçüncü kişilere ait internet siteleri DL Avukatlık Bürosu’nun internet sitesine atıfta bulunabilir. DL Avukatlık Bürosu harici internet sitelerinin içeriğinden sorumlu tutulamaz.