Karara Konu Başvuru
Tarsus 1. Sulh Hukuk Mahkemesi, Anayasa tarafından korunan mülkiyet hakkı, çalışma ve sözleşme hürriyeti ile çalışma hakkı ve ödevine aykırı olduğu gerekçesi ile Türk Medeni Kanun’un 407. ve 471. maddelerinin iptalini talep etmiştir. İptali talep edilen söz konusu maddeler de, aşağıdaki şekildedir:
III. Özgürlüğü Bağlayıcı Ceza
Madde 407- Bir yıl veya daha uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı bir cezaya mahkûm olan her ergin kısıtlanır.
Cezayı yerine getirmekle görevli makam, böyle bir hükümlünün cezasını çekmeye başladığını, kendisine vasi atanmak üzere hemen yetkili vesayet makamına bildirmekle yükümlüdür.
B. Hükümlülerde
Madde 471- Özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkûmiyet sebebiyle kısıtlı bulunan kişi üzerindeki vesayet, hapis hâlinin sona ermesiyle kendiliğinden ortadan kalkar.
Anayasa Mahkemesinin Değerlendirmesi
Yapılan inceleme neticesinde Mahkeme, hükümlüye verilen cezanın bir yıl ve daha uzun süre mahkumiyete sebep olması halinde başkaca bir incelemeye gerek olmaksızın doğrudan vasi atanmasına ilişkin düzenlemenin Anayasa’ya aykırı olduğunu şu ifadeleri ile açıklamıştır: “Her ne kadar itiraza konu kuralla hükümlünün kişisel gözetimi, şahsen korunması ve mahkumiyeti süresince mal varlığını yönetememesinden dolayı hak ve menfaatlerinin zarar görmesinin engellenmesinin amaçlandığı söylenebilecek ise de yine anayasa tarafından koruma altına alınan ölçülülük ilkesine aykırı olduğu söylenebilecektir.”
Ayrıca Anayasa Mahkemesi karar gerekçesinde “Kuralla hükümlünün gerçekten korunmasını gerektiren durumların bulunup bulunmadığının araştırılıp ancak böyle bir durumun varlığı halinde vesayet kararı verilmesi hususunda mahkemeye takdir hakkı tanınmamakta ya da ihtiyaçları dikkate alınarak hükümlünün ergin ve ayırt etme gücünün bulunması nedeniyle vesayete göre kişinin ehliyetini daha az sınırlayan yasal danışmanlık veya kayyımlık atanmasına imkan sağlamamaktadır.” ifadeleri ile mevcut düzenlemenin ölçülülük ilkesinin gereklilik ve orantılık unsurlarını sağlamadığını vurgulamıştır.
Sonuç olarak, kişinin temel hak ve hürriyetlerinin korunması açısından oldukça önemli nitelikteki bu karar ile söz konusu kanun maddesi, Anayasa’nın “Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması” başlıklı 13., “Özel hayatın gizliliği” başlıklı 20. ve “Mülkiyet Hakkı” başlıklı 35. maddelerine aykırı olduğu gerekçesi ile iptal edilmiştir.
Değişiklik, kararın Resmi Gazete’de yayınlanmasından başlayarak 9 ay sonra yürürlüğe girecektir. Böylelikle, karar uyarınca yürürlük tarihinden itibaren hürriyeti bağlayıcı cezanın kısıtlama sebebi sayılmasına ve vasi atanmasına ilişkin düzenleme kaldırılmış olacaktır.
Karar metinine buradan ulaşabilirsiniz.
HUKUKİ UYARILAR VE BİLDİRİMLER
1. Mesleki Düzenlemeler
DL Avukatlık Bürosu’nun avukatları İstanbul Barosu üyesi olup Avukat unvanını taşımaktadırlar ve İstanbul Barosu ile Türkiye Barolar Birliği tarafından çıkarılan mesleki düzenlemelere bağlı faaliyet göstermektedirler.
2. Hukuki Uyarı
Bu internet sitesinde yayımlanan içerikler sadece bilgilendirme amaçlı olarak hazırlanmış olup herhangi bir şekilde hukuki görüş olarak kullanılmamalıdır. Bu site ve içerdiği bilgilerin avukat-müvekkil ilişkisi kurma amacı bulunmamaktadır. DL Avukatlık Bürosu ve avukatları doğru ve tam bilgi temin etmeyi amaçlamış olup, yayımlanan içerikler mevzuat değişikliği veya yeni tarihli yargı kararları nedeniyle güncelliğini yitirebilir ve yürürlükte olan yasal gelişmelerin son halini yansıtmayabilir. DL Avukatlık Bürosu bu internet sitesinde bulunan içerikleri dilediği zaman değiştirme ve gözden geçirme hakkını saklı tutar.
Bu internet sitesinde bulunan hiçbir içerik herhangi bir olaya özgülenebilecek hukuki danışmanlık yerine geçmez. Kullanıcı bu internet sitesine girerek, DL Avukatlık Bürosunu ve avukatlarını işbu internet sitesinde bulunan bilgilere dayanarak hareket etmesi sonucu meydana gelen herhangi bir zarar veya ziyandan sorumlu tutmayacağını kabul etmektedir.
Bu internet sitesinde yer alan tüm bilgiler, Türkiye Barolar Birliği’nin Meslek Kuralları ve ilgili mevzuatına bağlı kalınarak ve ilgili mevzuatla reklam yasağına ilişkin düzenlemelere uygun olarak hazırlanmıştır. İnternet sitesini ziyareteden tüm kullanıcılar, Kullanım Koşulları'nda yer alan düzenlemeleri kabul etmiş sayılırlar.
3. Fikri Mülkiyet Hakları
Bu internet sitesinde yayımlanan içerikler DL Avukatlık Bürosu’nun malik veya lisans sahibi olduğu telif hakkı ve/veya diğer fikri mülkiyet hakları uyarınca koruma altındadır. İşbu internet sitesinin içeriği DL Avukatlık Bürosu’nun yazılı izni olmaksızın kısmen ya da tamamen kopyalanamaz, dağıtılamaz, kullanılamaz ya da değiştirilemez. Bu onay DL Avukatlık Bürosu ile info@dlhukuk.com adresinden iletişime geçilerek talep edilebilir.
4. Bağlantılar (Links)
İnternet sitesinin herhangi bir bölümüne DL Avukatlık Bürosu’nun yazılı ön onayı olmaksızın elektronik bağlantı (electronic link) verilemez. DL Avukatlık Bürosu, DL Avukatlık Bürosu internet sitesine yapılan elektronik bağlantıların kaldırılmasını talep etme hakkını saklı tutar.
İnternet sitemizin bir bölümü üçüncü kişilerin internet sitelerine atıfta bulunabilir ve üçüncü kişilere ait internet siteleri DL Avukatlık Bürosu’nun internet sitesine atıfta bulunabilir. DL Avukatlık Bürosu harici internet sitelerinin içeriğinden sorumlu tutulamaz.